6. Bergama Tiyatro Festivali

Yayınlama: 28.08.2025
A+
A-

Dönüşümün ve Değişimin Sahnesi

Tarih boyunca yaşamın ara vermeksizin devam ettiği, farklı medeniyetlerin izlerini bağrında taşımış Bergama, bu yıl bir kez daha kültür ve sanatın ışığında parladı. 22-23-24 Ağustos 2025 tarihlerinde düzenlenen ve sekiz yıl içinde altıncı kez gerçekleşen Bergama Tiyatro Festivali, yalnızca bir sanat etkinliği olmanın ötesine geçti; kentin geleceğine yön veren bir vizyonun adı oldu.

Üç gün boyunca Bergama, tiyatrodan panellere, yürüyüşlerden atölyelere uzanan dopdolu bir programla adeta nefes aldı. Katılımcılar, “Tarihin Tadı Damağında Yürüyüşü” ile yerel lezzetlerin büyüsünü keşfederken, “Bergama Evleri Yürüyüşü” ile Kale Mahallesi’nin taş sokaklarında geçmişe dokundular. Bu adımlar sadece sokaklarda değil, Bergama’nın kültür hafızasında da iz bıraktı.

Festival, yerel ile evrenseli buluşturan güçlü bir köprü de kurdu. “Dünya Şehirleri ve Kültür Politikaları” panelinde Barcelona ve Lizbon’a canlı bağlantılarla bağlanıldı; çok kültürlülük, kapsayıcılık ve geleceğin kültür politikaları üzerine ufuk açıcı tartışmalar yürütüldü. Dahası, Bergama’nın geleceği için stratejik bir adım atıldı: Yerel paydaşların katılımıyla gerçekleştirilen Bergama Kültür Stratejisi Paneli, bu şehrin yalnızca geçmişiyle değil, geleceğiyle de bir kültür kenti olacağını bir kez daha kanıtladı.

Elbette festivalin kalbi tiyatroyla attı. Binlerce yılın sessiz tanığı Asklepion Antik Tiyatro, iki unutulmaz oyuna ev sahipliği yaparak adeta yeniden canlandı. Asklepion dışında da BerKM ve Çamlıpark’ta da çeşitli tiyatro oyunları sahnelendi. O taşlarda ve şehrin çeşitli yerlerinde yankılanan sözler, sadece sanatın değil, şehrin ruhunun da sesi oldu.

Festival son gününün akşamında ise, Bergama Akropolü’nde büyüleyici bir müzik ve dans gösterisiyle zirveye ulaştı. Saksafonun melodileri ve frekans temelli müzikle harmanlanan performans, antik taşlara ve gökyüzüne yayıldı; modern dansın enerjisiyle birleşerek izleyenlere unutulmaz bir görsel-işitsel şölen sundu. Bu an, yalnızca bir gösteri değil; geçmişle geleceğin, tarih ile çağdaş sanatın kucaklaşmasıydı.

Festivalin programı dışında bu yıl ayrı bir renk katan etkinliklerden biri de, Bergamalı üç kadın girişimcinin hayata geçirdiği ve şehir dışından gelenlerle Bergamalı gençlerin buluşma noktası haline gelen ‘Pub Galen’ oldu. Şehrin ruhunu yansıtan bu özel mekânda gerçekleşen buluşmalar, Bergama’nın genç enerjisini, kültürel çeşitliliğini ve misafirperverliğini ortaya koydu.

Bu yıl festivalin mottosu “Dönüşüm ve Değişim” idi. Bu sadece bir slogan değil; Bergama’nın sanatla, kültürle, ortak akılla yeniden şekillenen geleceğinin ifadesi oldu. Festivalin başarısında, birçok yerel sivil toplum kuruluşunun, gönüllünün ve Bergamalı vatandaşın omuz omuza verdiği destek büyük rol oynadı. Bu sahiplenme, Bergama’nın kültür-sanat yolculuğunun aslında tüm şehre ait olduğunun en somut göstergesiydi.

Gelecek yıllarda Bergama Tiyatro Festivali’nin sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da takip ettiği büyük bir kültür buluşmasına dönüşmesi artık uzak bir hayal değil. Çünkü Bergama, sanatla büyüyor, kültürle dönüşüyor, değişimle geleceğe yürüyor.

Bu festival bitti, ama bıraktığı heyecan yeni festivallerin habercisi. Bergama’nın taş sokaklarında yankılanan kahkahalar, alkışlar ve melodiler bize şunu hatırlatıyor: Bu şehir, kültür ve sanatla nefes aldıkça, dünyaya söyleyecek daha çok sözü olacak.

Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.